Secde Emri Cinler ve Şeytan

Bismillahirrahmanirrahim.

Enam-130 "(O gün Allah, şöyle diyecektir:) 'Ey cin ve insan topluluğu! İçinizden size âyetlerimi anlatan ve bu gününüzün gelip çatacağı hakkında sizi uyaran peygamberler gelmedi mi?' Onlar şöyle diyecekler: 'Biz kendi aleyhimize şahitlik ederiz.' Dünya hayatı onları aldattı ve kâfir olduklarına dair kendi aleyhlerine şahitlik ettiler."


Araf (12-18) Allah, "Sana emrettiğim zaman seni saygı ile eğilmekten ne alıkoydu?" dedi. (O da) "Ben ondan hayırlıyım. Çünkü beni ateşten yarattın. Onu ise çamurdan yarattın" dedi. Allah, "Şimdi in aşağı oradan. Çünkü senin orada büyüklük taslamak haddine değil! Hemen çık! Çünkü sen aşağılıklardansın" dedi. Şeytan dedi ki: "(Öyle ise) bana insanların tekrar diriltilecekleri güne kadar süre ver. Allah da, "Sen süre verilenlerdensin" dedi. Şeytan dedi ki: "(Öyle ise) beni azdırmana karşılık, yemin ederim ki, ben de onları saptırmak için senin dosdoğru yolunun üzerinde elbette oturacağım. Sonra (pusu kurup) onlara önlerinden, arkalarından, sağlarından ve sollarından sokulacağım ve sen onların çoğunu şükreden (kimse)ler bulamayacaksın." Allah, dedi ki: "Yerilmiş ve kovulmuş olarak çık oradan. Andolsun, onlardan sana kim uyarsa sizin, hepinizi cehenneme doldururum."

Araf-27 "...Şüphe yok ki, o şeytan ve onun gürûhu sizi, sizin onları göremeyeceğiniz bir taraftan görürler. Muhakkak ki Biz şeytanları, imân etmeyen kimseler için dostlar kılmıştık."

Hac-75 "Allah, meleklerden de resûller seçer, insanlardan da. Şüphesiz Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla görendir."

Fatır-24 "Şüphesiz biz, seni müjdeleyici ve uyarıcı olarak hak ile gönderdik. Hiçbir ümmet yoktur ki, aralarında bir uyarıcı gelip geçmiş olmasın."

Şura-51 "Allah, bir insanla ancak vahiy yoluyla, yahut perde arkasından konuşur. Yahut bir elçi gönderip, izniyle ona dilediğini vahyeder. Şüphesiz O yücedir, hüküm ve hikmet sahibidir."

Ahkaf (29-31) "Hani Kur’an’ı dinlemek üzere cinlerden bir grubu sana yöneltmiştik. Onlar, onun huzuruna gelince birbirlerine, "Susun!" dediler. Kur’an’ın okunması bitince de uyarıcı olarak kavimlerine döndüler. Dediler ki: "Ey kavmimiz! Şüphesiz biz, Mûsâ’dan sonra indirilen, kendinden önceki kitapları doğrulayan, gerçeğe ve doğru yola ileten bir kitap dinledik. Ey kavmimiz! Allah’ın davetçisine uyun, ona iman edin ki, günahlarınızı bağışlasın ve sizi elem dolu bir azaptan kurtarsın."

Cinn(1-4) "(Resûlüm!) De ki: Cinlerden bir topluluğun (benim okuduğum Kur'an'ı) dinleyip de şöyle söyledikleri bana vahyolunmuştur: Gerçekten biz, hârikulâde güzel bir Kur'an dinledik . Doğru yola iletiyor, ona iman ettik. (Artık) kimseyi Rabbimize asla ortak koşmayacağız. Hakikat şu ki, Rabbimizin şânı çok yücedir. O, ne eş ne de çocuk edinmiştir. 'Meğer bizim beyinsizlerimiz, Allah hakkında yalan yanlış şeyler söylüyormuş."

Şüphesiz Allah (c.c) Doğruyu Söyledi.


Yeryüzünde ilk halife olarak yaratılışı tamamlanan Hz. Adem(a.s)’ın, peygamber olmasından sonra da yine cinlerle insanlar bir arada yaşamaya devam etmişlerdir. Enam-130'uncu ayetten Hz. Adem (as)' dan önce cinlerden de peygamberler gönderildiğini anlıyoruz. Hz.Adem (a.s)'dan itibaren ise, meleklerle birlikte insana secde etmekle emrolundukları ve yaratılış itibariyle insanları görüp, işitebildikleri için insanlara gönderilen peygamberler cinlere de peygamberlik vazifesi yapmıştır. Buradaki insana saygı gösterilmesi ile ilgili secde emrinin, cinlerin vesvese vererek hiçbir şekilde kendilerini görmeyen insanlara ilişmemelerini de kapsadığı kanaatindeyiz.

Hz.Adem (a.s) efendimiz'e secde etmemesi konusundaki ayetlerden İblis'in lanetlenmeden önce Allah(c.c) ile konuşabilecek kadar yüksek bir makamda olduğunu anlıyoruz. Çarptırıldığı cezanın ağırlığı ve Allah(c.c)'ın kullarıyla nasıl konuştuğuyla ilgili Şura-51'nci ayetten yola çıkarak bu makamın bir peygamber gibi yeryüzündeki cinlere yol gösterici ve önderlik yaptığı yüce bir makam olabileceğini değerlendirmekteyiz.


Kim bilir İblis belki de yeryüzünde halifeliğin insan oğluna geçmesi nedeniyle bulunduğu makamın sona ermesini hazmedemediğinden kıskançlık, gurur ve kibrine  yenik düşmüştür. Ve belki de İnsanı baştan çıkarmak için and içen şeytan, Cinn Suresi 4'ncü ayette Kur'an dinleyen cinlerin "Meğer bizim beyinsizlerimiz, Allah hakkında yalan yanlış şeyler söylüyormuş." dedikleri gibi  secde emrini ve bu emre karşı gelip Allah(c.c) katından kovulduğunu kabilesinden saklayıp, insan hakkında gerçekleri çarpıtarak birçok cini ayartıp insana düşman etmiş ve onların da şeytan olmalarına vesile olmuş olabilir.   

En Doğrusunu Allah(c.c) Bilir.

OKU

EN ÇOK OKUNAN YAYINLARIMIZ: