Kuran'da Miras

Önce konuya bir soruyla başlamak istiyoruz; Diyelim herhangi bir kişi öldükten sonra mallarının yakınlarına taksimi için şimdiden vasiyet yazmak istiyor. Ve öyle bir vasiyet yazmak istiyor ki ölümünden sonra hiçbir sorun yaşanmadan, tüm mal varlığı ne fazla ne eksik tastamam kuruşuna kadar belirlediği varislere öngördüğü miktarlarda adilce dağıtılsın. Sizce bu mümkün mü? Mümkün diyen varsa şu sorulara cevap vermesini bekliyoruz:

1. Vasiyet yazan kişi öldüğünde bırakacağı tüm servetin o günkü değerini, miktarını şimdiden bilebilir mi?

2. Miras bıraktığı kişilerin (Eşi, çocukları, annesi, babası, kardeşleri...) vasiyetinin uygulanacağı gün hayatta olmasını, çocuk sayısında değişme olmamasını, eşiyle boşanmayacağını v.b garanti edebilir mi?

Bu sorulara verecekleri cevap tabii ki "hayır" olacaktır; Çünkü gaybı yalnız Allah(c.c) bilir.


Şimdi dönelim vasiyetin yazımına; Sizce paylar nasıl yazılmalı? miktar mı oran mı olmalı? Kişi öldüğünde ne kadar parası, malı ve mülkü olacağını şimdiden bilemeyeceği için, payları miktar olarak örneğin 10.000 lira/1 daire Eşime, 5.000 lira/60 m2 arsa oğluma, 15.000 lira/500 m2 tarla anneme v.b gibi belirleyemez. Geriye tek akılcı yöntem kalıyor o da birbirlerine göre oranlayarak nispi hisseler şeklinde (1/2, 1/8..v.b) dağıtmak. Diyelim ki örneğimizdeki kişi taksimi bu şekilde yaparak bu sorunla ilgili tedbirini aldı.

Geriye mirasçı sayısında değişme olması halinde mirasın artması veya eksik kalmasını önlemek için tedbir almak kaldı. Bu sorunun çözümü vasiyeti uygulayacak kişilerin yapacakları kesirli hesaplamalarda pay ve payda eşitliği yanılgısına düşmemelerine bağlıdır. Yani paylar mutlak değerler olmadığı için direkt mirasın dağıtımında değil, her bir mirasçıya ait reel hisse sayısının belirlenmesinde kullanılmalıdır. Ancak bu şekilde mirasçıların azalıp veya çoğalmasına paralel olarak orantılı bir artış veya azalış sağlanıp mirasın tamamı kimse mağdur edilmeden dağıtılabilir.

örneğin:Vasiyet ve borcun ödenmesinden sonra paylaşacakları mirası 50.000.- Lira farz edelim, Mirasçılar, 2 Erkek çocuk, bir kız ve anne olsun, bu duruma göre mirasın paylaşımı,


2/1 + 2/1 + 1/1 + 1/8 paydalar eşitlenerek 16/8 + 16/8 +8/8 + 1/8 = 41/8 toplam 41 hisse bulunur. Miras toplam hisseye bölününerek tek hisse miktarı: 50.000 : 41 = 1.219,51219512 TL bulunur,
Bir erkek çocuğuna bu tutarın 16 katı miras düştüğünden,
mirastan alacağı pay: 16 x1.219,51219512 = 19.512,1951219 TL
kız çocuğunun alacağı pay: 8 x1.219,51219512 = 9.756,09756096 TL
Annenin alacağı pay: 1x1.219,51219512=1.219,51219512 Lira olarak verilir,hepsini toplarsak: 19.512,1951219 + 19.512,1951219 +9.756,09756096 + 1.219,51219512 = 49.999... Lira bulunur,


Alîm ve Hakîm olan Allah(c.c) Nisa11-12 ve 176 ncı ve diğer miras ile ilgili ayetlerle kıyamete kadar yeryüzünde dağıtılacak her mirasın kendine münhasır durumları ile ilgili varyasyonlara cevap verebilecek ve tüm zamanlara uyum sağlayabilecek, biz kullarına muazzam bir miras hukuk sistemi bahşetmiştir.

Siz okurlarımıza sorular eşliğinde, örnek olay sunmaktaki maksadımız bu önemli konuya dikkatinizi çekmek içindi. Çünkü bu mübarek ayetlerde konulan genel hükümleri, maksatlı veya maksatsız yanlış bir şekilde yorumlayıp, maalesef yanlış hesaplamalar yapanlara rastlamaktayız.

Ayetlerdeki oranlardan yola çıkarak bir matematiksel eşitlik arayışı içinde olanların şunu bilmesi gerekir; Ayetlerde miras dağıtımı ile ilgili herhangi bir matematiksel eşitlik kuralından bahsedilmediği gibi, verilen oranların dışında bir artma veya eksiltmeye gidilemeyeceğine dair bir ifadeye de yer verilmemiştir. Nisa 13. ayette "...İşte bütün bu hükümler, Allah'ın koyduğu hükümler ve çizdiği sınırlardır..." buyrularak verilen sayıların, hesaplamaya esas temel oranları olduğuna işaret edilmektedir.

Kuran'da miras dağıtım hesaplamasının nasıl yapılacağı sünnet ve ictihada bırakılmıştır. İşte bunun için Hz.Ömer(r.a)mirasçıların payları toplamını oranın paydası kabul ederek, meselenin halledilmesini uygun bulmuştur. "Avl", "avliye" olarak adlandırılan bu yöntem değindiğimiz ihtiyaçları karşılayabilen uygulaması kolay bir hesaplama yöntemidir. Günümüzde de  islam hukuku bu yöntemi esas almaktadır.

Bazı durumlarda ise mirasçı yetersizliğinden dolayı fazlalık meydana gelir, bu duruma "reddiyye" denir, çözümü de artan payın, karı ve koca dışındaki mirasçılara yine âyetlerde bildirilen oranlarda paylaştırılması şeklindedir. Bu çözümler kısmen hadîslere, kısmen de ictihada dayanmaktadır. İslâm'ın kaynağı da yalnızca Kur'ân değil, aynı zamanda ona aykırı olmayan, onun maksadını ve delâletini esas alan sünnet ve ictihaddır. Bu şekilde Artan mirasında kelale kavramının kapsamı genişletilerek, ayetlerde geçmeyen diğer yakın akrabalara da İslam Miras Hukunda dağıtım yapılması sağlanmıştır.

Özetleyecek olursak Kuran'da mirasla ilgili bildirilen oranlar mutlak değerler değildir; Bu değerler ayetlerde zikredilen mirasçıların vuku bulan bir miras dağıtımında biraraya geldiklerinde toplam paylarının

hesaplanmasına esas teşkil edecek nispi değerlerdir.

En Doğrusunu Allah(c.c) Bilir.

OKU

EN ÇOK OKUNAN YAYINLARIMIZ: