"Elhamdülillah! Müslümanım" Diyenlerin Dikkatine!

Belki de her insanın yaratılışında var olduğu söylenen aidiyet ihtiyacımızı tatmin etmek maksadıyla olsa gerek, hepimiz gibi birer aciz, ölümlü faniden başka bir şey olmadıklarını bildiğimiz halde anlamsızca gözümüzde büyüttüğümüz bazı insanların ve birtakım boş şeylere olan tutkularımızın uğrunda münakaşa ve kavga ediyoruz.

"Elhamdülillah! Müslümanım" diyen herkes kayıtsız ve şartsız Fatiha (2-4) "Hamd , Âlemlerin Rabbi , Rahmân , Rahîm , hesap ve ceza gününün (ahiret gününün) mâliki Allah’a mahsustur." emrine uyarak Allah(c.c)'dan başka hiçbir şeye övgü ve senalarda bulunmamalı, şükretmemelidir.

"Elhamdülillah! Müslümanım" diyen herkes kayıtsız ve şartsız Hucurat-10 ayetle sabit olan Allah(c.c)'ın "Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin." emrine uymak ve herhangi bir kardeşiyle kendisi kavga halindeyse derhal son verip barışmak veya kardeşler arasında çıkan başka kavgalara şahit olur ise müdahale edip onları barıştırmak zorundadır.

Gelin! yalnız ve yalnız Allah(c.c)'ı ve O'nun sevdiklerini sevelim; Gelin! yalnız bir tek Rabbimiz(c.c)'i analım ve yalnız O'nun ipine sarılalım; GELİN! BİRLİK OLALIM...

En Doğrusunu Allah(c.c) Bilir.

Tubay Fırat

Gelin Birlik Olalım

Tarih boyunca çok kolay yoldan çıkıp azıtmaları nedeniyle Yüce Allah(c.c) tarafından birçok peygamberler gönderilmiş olan Orta doğu kavimlerinin adeta genlerine işleyen şirk hastalığının en son kökünü kazıyıp yok eden Peygamber Efendimiz(s.a.v)' dir. İslamiyetle birlikte Tevhid İnancı tekrar tesis edildikten sonra İslamiyet Hulefa-i Raşidin döneminde en parlak dönemine ulaşmıştır. Ancak daha sonra baş gösteren siyasi kavgalar ve iç çekişmelerin neticesinde ümmet birlik ve beraberliğini yitirerek parçalanmıştır.

Günümüzde çoğumuz dünya işleri ile ilgili fikir ve düşüncelerimizi, beğenilerimizi, tercihlerimizi dokunulmaz ve eleştirilmeyecek kadar kutsal görmeye başlamış olsak gerek ki hiçbirimiz bir diğerimizi dinlemiyoruz anlamadan sadece kavga ediyoruz. Oysa bir an şöyle düşünsek benim dünya işleri ile ilgili bir konudaki başkalarının eleştirdiği beğenimi şöyle objektif olarak akıl vicdan şuuru içerisinde gözden geçirsem, velev ki vaz geçsem, yani taviz versem ne olur? Günah mı işlemiş olurum yoksa o vaz geçmem istenilen şey beni haşa çarpar mı? Yoksa kıyamet mi kopar? Tabi ki hayır!

Allah(c.c)'dan başka şeylere tutkuyla taparcasına bağlanmak, eleştirmeden körü körüne itaat etmek, minnet duymak olan şirk hastalığı Orta Doğu'da oluşan inanç, fikir ve düşünce kaosu ortamında maalesef tekrar hortlamış ve maalesef bizlere de sirayet etmiş görünüyor.


Diyorum ki kardeşlerim gelin çok geç olmadan hep birlikte yalnız ve yalnız bir tek Yüce Rabbimiz(c.c)'in ipine sarılalım; birlik olalım, kardeş olalım ve İnşallah! tek bir ümmet olalım.

En Doğrusunu Allah(c.c) Bilir.

Tubay Fırat

Besmele

Her insan Allah(c.c)'ın rızası ve hoşnutluğunu gözeterek yeryüzünü imar etmekle ve orada Allah’ın hükümlerini uygulamakla yükümlü olan birer halifedir. Kul söylediği her söz ve yaptığı her fiili Allah(c.c) adına yaptığının bilincinde olmalıdır.

Bu nedenle de gerek ahiret gerek dünya işleriyle ilgili yapmaya niyetlendiği her işe adeta bir tasarruf yetkisi yani halifelik mühürü olan Besmele ile başlamalıdır. Allah(c.c) rızası için, Allah(c.c) adına yapılmayan hiç birşey meşru değildir. Dalgalara inat kumlara yazmak gibi anlamsız, boş ve batıldır.

En Doğrusunu Allah(c.c) Bilir.


Tubay Fırat

EN ÇOK OKUNAN YAYINLARIMIZ: