
Ancak müslümanlar sahabe döneminden sonra imanlarının gereğini layıkıyla yerine getiremedikleri için, insanlığa örnek ve rehber olma liyakatini zamanla kaybetmişlerdir. Dolayısıyla Ali İmran Suresinin 110 ncu ayetinde belirtilen vasıflara sadece Tevbe Suresinin 100 ncü ayetinde Allah(c.c)’ın hoşnutluğunu kazandıkları ve kendilerine ebedi kalacakları cennetler hazırlandığı bildirilen sahabeler sahip olabilmişlerdir.
Bakara Suresinin 143 ncü ayetinde aşırılığa gitmeden orta yolda giderek insanlara örnek ve model olduğu bildirilen ümmetin de yine sahabeler olduğu kanaatindeyiz; Çünkü günümüze kadar sadece onlar Kur'an'daki tanımına uygun, en hayırlı İslam Ümmeti olabilmenin gereklerini yerine getirebilmişlerdir. Dolayısıyla Tevbe Suresinin 100 ncü ayetinde iyilik yolunda izinde gitmemiz emredilen sahabe, Kur'an ve Sünnet'te çözümü olmayan yeni meselelerin çözümünde de referans alınması gereken yegane ümmettir.
En doğrusunu Allah (c.c) bilir.
Bismillahirrahmanirrahim.
Bakara-143 "Böylece sizi insanlara şahid ve örnek olmanız için tam ortada bulunan bir ümmet kıldık..."
En doğrusunu Allah (c.c) bilir.
Bismillahirrahmanirrahim.
Bakara-143 "Böylece sizi insanlara şahid ve örnek olmanız için tam ortada bulunan bir ümmet kıldık..."