İslam'da Yurda ve Dine Bir Zulüm ve Saldırı Olmadıkça Barış Esastır

Bismillahirrahmanirrahim.

Bakara (190-194) "Size karşı savaş açanlara, siz de Allah yolunda savaş açın. Sakın aşırı gitmeyin, çünkü Allah aşırıları sevmez. Onları (size karşı savaşanları)yakaladığınız yerde öldürün. Sizi çıkardıkları yerden siz de onları çıkarın. Eğer onlar barışa yanaşırlarsa, sen de ona yanaş ve Allah’a tevekkül et. Çünkü O, hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir. Fitne, adam öldürmekten daha kötüdür. Mescid-i Haram'da onlar sizinle savaşmadıkça, siz de onlarla savaşmayın. Eğer onlar size karşı savaş açarlarsa siz de onları öldürün. İşte kâfirlerin cezası böyledir. Eğer onlar (savaştan) vazgeçerlerse, (şunu iyi bilin ki) Allah gafûr ve rahîmdir. Fitne tamamen yok edilinceye ve din (kulluk) de yalnız Allah için oluncaya kadar onlarla savaşın. Şayet vazgeçerlerse zalimlerden başkasına düşmanlık ve saldırı yoktur. Haram ay haram aya karşılıktır. Hürmetler (dokunulmazlıklar) karşılıklıdır. Kim size saldırırsa siz de ona misilleme olacak kadar saldırın. Allah'tan korkun ve bilin ki Allah müttakîlerle beraberdir."

Bakara-208 "Ey iman edenler! Hep birden barışa girin. Sakın şeytanın peşinden gitmeyin. Çünkü o, apaçık düşmanınızdır."

Bakara (216-217) "Hoşunuza gitmediği halde savaş size farz kılındı. Sizin için daha hayırlı olduğu halde bir şeyi sevmemeniz mümkündür. Sizin için daha kötü olduğu halde bir şeyi sevmeniz de mümkündür. Allah bilir, siz bilmezsiniz. Sana haram ayı, yani onda savaşmayı soruyorlar. De ki: O ayda savaşmak büyük bir günahtır. (İnsanları) Allah yolundan çevirmek, Allah'ı inkâr etmek, Mes-cid-i Haram'ın ziyaretine mâni olmak ve halkını oradan çıkarmak ise Allah katında daha büyük günahtır. Fitne de adam öldürmekten daha büyük bir günahtır. Onlar eğer güçleri yeterse, sizi dininizden döndürünceye kadar size karşı savaşa devam ederler. Sizden kim, dininden döner ve kâfir olarak ölürse, onların yaptıkları işler dünyada da ahirette de boşa gider. Onlar cehennemliktirler ve orada devamlı kalırlar."

Akıl ve Bilim

Bismillahirrahmanirrahim...

Bakara-266 "Hangi biriniz, kendisi ihtiyarlamış ve çocukları da güçsüzken, altlarından ırmaklar akan, hurma, üzüm ve her çeşit meyveleri bulunan bahçesinin, ateşli bir kasırganın kopmasıyla yanmasını ister? Düşünesiniz diye Allah size ayetlerini böylece açıklar."

Enfal-22 "Gerçek şu ki, Allah katında yaratıkların en kötüsü (tehlikelisi) aklını kullanmayan sağırlar ve dilsizlerdir."

Yunus-100 "Allah'ın izni olmadıkça hiç bir kimsenin iman etmesi mümkün değildir. Akıllarını güzelce kullanmayanları Allah pislik içinde bırakır!"

Nahl-12 "O, geceyi, gündüzü, güneşi ve ayı sizin hizmetinize verdi.
Yıldızlar da Allah'ın emri ile hareket ederler. Şüphesiz ki bunlarda aklını kullananlar için pek çok deliller vardır."

Muminun-80 "Ve O, yaşatan ve öldürendir; gecenin ve gündüzün değişmesi O'nun eseridir. Hâla aklınızı kullanmaz mısınız!"

Fussilet-53 "Onun hak olduğu meydana çıkıncaya kadar varlığımızın belgelerini onlara hem dış dünyada ve hem de kendi içlerinde göstereceğiz. Rabbinin her şeye şahit olması yetmez mi?"

Ali İmran-18 "Allah, melekler ve adaleti yerine getiren ilim sahibleri, O'ndan başka tanrı olmadığına şahidlik etmişlerdir. O'ndan başka tanrı yoktur, O güçlüdür, Hakim'dir."

Kamer-22 "Andolsun ki; Biz, Kur'an'ı, düşünmek için kolaylaştırdık. Düşünüp öğüt alan var mı?"

Necm (29-30) "Bizi anmaktan yüz çevirenlere ve dünya hayatından başka bir şey istemeyenlere aldırma. Bu onların ulaştıkları bilginin seviyesini gösterir. Doğrusu Rabbin yolundan sapmış olanı pek iyi bilir, doğru yolda olanı da çok iyi bilir."

Yasin-62 "(Şeytana gelince,) o bir çoğunuzu saptırmıştır; neden aklınızı kullanmıyorsunuz?"

Yasin-68 "Ama (şunu daima hatırlasınlar ki) Biz bir insanın ömrünü uzatırsak, aynı zamanda onun güç ve yeteneklerinde (yaşlandıkça) bir azalma meydana getiririz; (buna rağmen) hala akıllarını kullanmazlar mı?"

Fatır (27-28) "Allah'ın gökten su indirdiğini görmez misin? Biz onunla türlü türlü renkte ürünler yetiştirmiş; dağlarda da beyaz, kırmızı, siyah ve türlü renkte yollar varetmişizdir. İnsanlar, yerde yürüyenler ve davarlar da böyle türlü türlü renktedirler. Allah'ın kulları arasında O'ndan korkan, ancak bilginlerdir. Doğrusu Allah güçlüdür, bağışlayandır."

Hucurat-13 "...Muhakkak ki Allah yanında en değerli olanınız, O'ndan en çok korkanınızdır. Şüphesiz Allah bilendir, her şeyden haberdardır."

Ankebut (41-43) "Allah'tan başka dostlar edinenlerin durumu, kendine yuva yapan dişi örümceğin durumu gibidir. Evlerin en dayanıksızı ise şüphesiz örümceğin yuvasıdır. Keşke bilseler. Doğrusu Allah, Kendini bırakıp da yalvardıkları şeyi bilir. O güçlüdür, Hakim'dir. İşte bu misaller var ya, Biz onları insanlar için getiriyoruz; fakat onlara ilim sahiplerinden başkasının aklı ermez."

Şüphesiz Allah(c.c) Doğruyu Söyledi.


OKU

Yöneticilere İtaat ile İlgili Bazı Ayet ve Hadisler


Bismillahirrahmanirrahim.

[Nisa 59] "Ey iman edenler! Allah'a itaat edin, Peygambere de itaat edin ve sizden olan emir sahibine de itaat edin. Eğer herhangi bir şeyde anlaşmazlığa düşerseniz; Allah'a ve ahiret gününe gerçekten inanıyorsanız, onu Allah ve Resulüne arz edin. Bu, daha iyidir ve sonuç bakımından da daha güzeldir."

Hud-113 "Zulmedenlere meyletmeyin. Yoksa size de ateş dokunur. Sizin Allah’tan başka dostlarınız yoktur. Sonra size yardım da edilmez."

Şuara (151-152) “Yeryüzünde ıslaha çalışmayıp fesat çıkaran haddi aşmışların emrine itaat etmeyin.”

Şüphesiz Allah (c.c) Doğruyu Söyledi.

Konuyla İlgili Hadisler:

Veda Hutbesinde Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurmuştur:

"Eğer üzerinize Habeşî ve burnu kulağı kesik bir köle, emir tayin edilse, sizi Allah'ın Kitabı ile sevk ve idare ettiği sürece, onun emirlerini dinleyiniz ve itaat ediniz." (İbn Mâce, Cihad, 39; Buhârî, Ahkâm, 4)

İbni Ömer Radıyallahu Anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Peygamber Sallallahu Aleyhi Ve sellem şöyle buyurmuştur:

“Bir müslümanın, günah işlemesi emredilmediği sürece, sevdiği veya sevmediği bütün konularda devleti yöneten kimseye itaat etmesi şarttır. Bir günah işlemesi emredildiği zaman ise kimseyi dinleyip itaat etmez.”(Buhârî, Ahkâm 4, Cihâd 108; Müslim, İmâre 38. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Cihâd 87; Tirmizî, Cihâd 29; Nesâî, Bey’at 34; İbni Mâce, Cihâd 40)

Hz. Huzeyfe'den nakledilen şu hadîs-i şerîf bu mevzuya ışık tutmaktadır:

"Benden sonra benim doğru yolumdan gitmeyen ve benim sünnetimle amel etmeyen hükümdarlar olacaktır."

"Ben buna yetişirsem ne yapayım, yâ Resûlâllah?" diye sordum.

"Dinler ve itaat edersin. Sırtın dövülse ve malın alınsa bile yine dinle ve itaat et." diye buyurdular." (Tac, III/44-45)

İbn-i Abbas (ra)'dan gelen bir rivâyete göre Nebi (sav) şöyle buyurmaktadır:

"Her kim emîrin yapmış olduğu bir şeyi kötü görürse sabretsin (isyanla hareket etmesin). Çünkü her kim sultana (itaatten) bir arşın ayrılırsa cahiliyyet ölümü ile ölür." (Buharî, Kitabü'l-Fiten)

OKU

EN ÇOK OKUNAN YAYINLARIMIZ: